Burrill Bernard Crohn (1884 – 1983) was an American gastroenterologist.
Crohn hastalığı adını 1932 yılında onu ilk olarak tanımlayan Dr. Burril Crohn’dan alıyor.
Crohn hastalığı, kronik (süreğen) ve gastrointestinal kanalın herhangi bir yerinde oluşabilen iltihabi bir hastalıktır. Genellikle rektumu, kolonu ve ince barsağın alt kısımlarını (ileumun son bölümü) etkiler. Çok ender olarak mide, yemek borusu veya ağız da etkilenebilir.
Crohn hastalığı olan kişilerin yaklaşık üçte birinde sadece kalın barsak (bağırsak), diğer üçte birinde sadece ince barsak (bağırsak) etkilenir. Kalan üçte birinde ise hem kalın hem de ince barsak (bağırsak) etkilenmektedir. Inflamasyon (iltihap), bağırsağın tüm katmanlarına kadar yayılabilir. Bunun yanında, bazı bölümleri ‘atlayabilir', böylece hastalıklı bölümler arasında barsağın (bağırsağın) normal bölümleri yer alabilir.
Crohn Hastalığı Nedir?
Crohn hastalığı ilk olarak 1932’de New York şehirinde çalışan Dr. Burrill Crohn ve arkadaşları tarafından tarif edilmiştir. Crohn hastaları tüm hayatları boyunca mukoza olarak bilinen gastrointestinal yolun en iç tabakasını etkileyen bir inflamasyona sahiptir. En sık tutulan yer ince bağırsağın kalın barsak ile birleştiği yerdir. Ancak Crohn hastalığı mide barsak sisteminin ağızdan anüse kadar her hangi bir yerinde görülebilir. Bu hastalığa kimin yakalanacağını ya a hastalığın ne zaman ortaya çıkacağını tahmin etmenin bir yolu yoktur.
Bu kronik ve hayat boyun devam ede bir durumdur ve her an ortaya çıkabilir, sebepsiz yere kaybolabilir ve belirli bir sebep olmadan nüks edebilir. Ülseratif kolit’in aksine Crohn hastalığı için mutlak tedavi yoktur. Ancak Crohn hastalığının medikal ve cerrahi yönetimi hastalara uzun süreli klinik iyileşme sağlar.
Ballaststoffenverzichtet werden. Stattdessen ist eine leichte Schonkost mit Gemüsesuppen empfehlenswert.
Bei schweren Durchfällen muss zudem auf eine ausreichende Flüssigkeitszufuhr geachtet werden. Dafür kommen vor allem stilles Wasser und ungesüßter Tee infrage. Warme Kräutertees, z.B. aus Kamille oder Fenchel, können auch bei Schmerzen und Krämpfen äußerst wohltuend wirken.
Für besonders schwere Krankheitsformen können auch Formula-Nahrungen verordnet werden, die als flüssiger Mahlzeitenersatz leicht verträglich sind und wichtige Nährstoffe enthalten.
Ernährung in der Ruhephase
Das Ziel der Ernährung in der beschwerdefreien Phase ist es, erneuten Schüben vorzubeugen und das Immunsystem im Darm gegen neue Entzündungen zu stärken. Hier sollte eine leichte Vollkost mit entzündungshemmenden Lebensmitteln gewählt werden. Achte hierbei darauf, dich nach einer Akutphase erst wieder langsam an andere Lebensmittel heranzutasten.
Besonders geeignet sind:
- Ballaststoffe (z.B. Haferflocken, Flohsamenschalen, Vollkornprodukte, Gemüse, Obst, Kartoffeln): regen die Darmtätigkeit an und fördern den Abtransport von Schadstoffen aus dem Darm.
- Obst und Gemüse: enthalten entzündungshemmende sekundäre Pflanzenstoffe und wertvolle Vitamine.
- Eiweiß (z.B. in Fisch, Hülsenfrüchten oder Eiweiß-Shakes): bildet den Baustoff für Verdauungsenzyme, hilft beschädigten Darmzellen bei der Neubildung und unterstützt das Immunsystem.
- Omega-3-Fettsäuren (z.B. in Fisch oder über Nahrungsergänzung): wirken entzündungshemmend.
- Gewürze und Kräuter (z.B. Kurkuma und Ingwer): haben entzündungshemmende Eigenschaften und wirken antioxidativ.
- Probiotika (z.B. Joghurt, Kombucha, Kefir, Milchsäurebakterien): sind reich an natürlichen Bakterienstämmen, die deine Darmflora bereichern.
Zerdeçal uzun
Zerdeçal ( Curcuma longa ), Kanon'da çeşitli inflamatuar hastalıkların ve ağrının tedavisi için önerilmektedir. Zerdeçalın onkolojik bozukluklar, kardiyovasküler hastalık, romatolojik hastalıklar, kronik ön üveit, gastrointestinal inflamatuar hastalıklar (Crohn hastalığı, ülseratif proktit ve kolit, irritabl bağırsak hastalığı, pankreatit, gastrik inflamasyon ve ülser ve kolesistit), lupus nefriti, iskemik beyin yaralanmaları ve edinilmiş immün yetmezlik sendromu (Gupta ve ark., 2013 ▶ ; Tamaddonfard, 2013 ▶ ; Arshami ve ark., 2013 ▶ ; Ghosh ve ark., 2014 ▶ ) dahil olmak üzere çeşitli proinflamatuar hastalıkları olan hastalarda ümit verici etkileri bildirilmiştir.
XXXXXXXXX

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hallo 🙋🏼♀️