Tebük
Tebük, (Arapça: تبوك, Tabūk) kuzeybatı Arap Yarımadası'nda Suudi Arabistan'ın Tebük Bölgesi'nin bir ana şehridir.
Tarih
Diğer verilen isimler: Tebuk, Tebûk, Tabûk, Gabûk. Tebük, İslam peygamberi Muhammed'in zamanında, Medine'nin 14 konak kuzeyinde, Medine ile Şam'ın ortasında bir kasabaydı. Tebük civarına, Hicri 9 Recep veya Miladi 630 Ekim ayında Muhammed buraya Tebük Seferi'ni yapmış, buraya kadar gelindiği için bu sefere "Tebük Gazvesi" denilmiştir. Kur'an'ın Tevbe Suresi'nin ilk 29. ayetleri yorumlarında, bu sefer ile bir ilişki ortaya çıkarılmıştır.
Osmanlı dönemi
Tebük, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Surre-i Hümâyûn Alayı ve 1908 yılı ve sonrası Hicaz Demiryolu üzerinde bir konaklama yeridir. Kâ'-i Sağîr'e on üç saat uzaklıkta olan Kal'a-i Tebük (Âsî Hurma)'e Nureddin Şehit tarafından küçük bir kale yaptırılmıştır[2]. Mehmed Edip Efendi, Nehcet'ül-Menâzil adında kitabında, o dönemde Tebûk'e Âsî Hurma denildiğini yazmıştır
Ana etkinlikler
Tebük'ün 115 km güney batısında Nebatiler dönemi (MÖ 166-167) sırasında inşa edilmiş ve bir Roma İmparatoruna adanmış bir Ravafah Tapınağı bulunmaktadır. Tevbe Camii olarak da bilinen, Peygamber Camisi başlangıçta çamur ve palmiye ağaç gövdeleri ile çatı inşa edilmiştir. Bu cami önce Miladi 1652 yılında Kanuni Sultan Süleyman Saltanatı döneminde tamir edilmiş ve en son Kral Faysal İbn Abdul-Aziz tarafından Medine'deki Peygamber Camii örnek alınarak tamamen yenilenmiştir. El-Muazzam (Qaal’at Al-Muazzam veya Al Muadhem) LevantHicaz Demiryolu üzerinde 27 numaralı önemli bir tren istasyonudur. Dört taş duvarlarla çevrili eski bir Osmanlı kalesi ve hala mevsimsel yağışların biriktiği bir kare havuz (birkat)'u vardır. Bazı gezginler buranın "Hac kervansarayların incisi" olduğunu söylerler.
Notlar
- ^ Tabuk, Saudi Arabia Page 1 Şubat 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (İngilizce)
- ^ Journal of Ottoman studies 11 Ağustos 2011 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Volumes 19-20, Enderun Kitabevi, 1999.
- ^ Oriental explorations and studies, Sayı 1, s. 320.
- ^ Mehmed Edip, Nehcet'ül-Menâzil, İstanbul H. 1232, s. 73.
105 yıldır çölde duran Osmanlı treni!🚂
'Saldırın' emrini Arabistanlı Lawrence verdi
Hicaz Demir Yolu üzerinde 100 yılı aşkın süredir duran Osmanlı askerlerine ait bir tren gören herkesi şaşkına çeviriyor.
ARAPLARI OSMANLI'YA KARŞI KIŞKIRTTI
Demir yolu hattının işletmeye açılmasından sonra birçok şehrin ve yerleşim biriminin ekonomisi hızla gelişti. Aynı şekilde imar ve inşa faaliyetlerinin artmasında ve birçok kamu binasının yapımında demir yolunun bölgeye getirdiği değişimin payı vardı. Özel tren seferleri düzenlenmesi turistik seyahatleri de çoğalttı. Hatta bir kısım bedevinin yerleşik hayata geçmeye başladığı, bazı Çerkez göçmenlerin demir yolu yakınlarına yerleştiği görüldü. Ancak Orta Doğu için büyük beklentileri olan İngilizler, Osmanlıların yapmış olduğu bu demir yolunu istemiyorlardı. Çünkü demir yolunun askeri amaçlı kullanılacağını düşünüyor ve Orta Doğu'daki kontrollerini kaybetmeyi göze alamıyorlardı. Bu sebeple İngiliz hükümeti projenin hayata geçmemesi için büyük savaşlar verdi. Bölgedeki Arapları, projeyle birlikte geleneklerinin bozulabileceğine, tüm yaşamlarının altüst olacağına dair söylemlerde bulunarak kışkırtmaya başladı. Nitekim başarılı da oldu.
Üstelik I. Dünya Savaşı süregelirken 10 cephede savaş veren Osmanlı askerleri Bağdat, Hicaz ve Ürdün-Kanal cephelerinde de büyük kayıplar vermişti. Osmanlı'nın gücünü kaybetmesinden fırsat bulan İngiltere, yeni bir sömürge devleti için gözünü Osmanlı hakimiyetinde olan Arap Yarımadası'ndaki kabileleri kestirmişti ve böylece bölgedeki insanları kışkırtıp isyan çıkaracaktı.
ŞERİF HÜSEYİN İSYANI'NI PLANA KOYDULAR
Şerif Hüseyin, Osmanlı Devleti'nin Suriye ve Filistin bölgesinde neredeyse 400 yıllık hakimiyetini sona erdirecek isyanın düzenleyicisiydi. İtilaf devletleri, Arabistan'da Şerif Hüseyin'in iktidarının tanınacağına yönelik vaat vermeleri üzerine 5 Haziran 1916'da isyanı başlattı. Bu isyanın oluşmasına neden olan ve Arapları Osmanlı'ya karşı kışkırtan Edward Lawrence nam-ı diğer Arabistanlı Lawrence de oradaydı.
Özellikle Şerif Hüseyin isyanıyla 'Arabistanlı' lakabını alan İngiliz casus Lawrence 1916-1918 yıllarında Arap Ayaklanması ve Sina ile Filistin Cephesi olaylarında Arap aşiretlerini silahlandırarak Osmanlı'ya karşı ayaklanmalarında üstlendiği rol ile ünlüydü. Halka karışmakta ve onları Osmanlıya karşı kışkırtmada başarılı olan Lawrence hedeflerine adım adım yaklaşıyordu. Arap isyancıları örgütlemiş, Hicaz Demir Yolu'nu hedef almışlardı.
SALDIRIN' EMRİNİ ARABİSTANLI LAWRENCE VERDİ
Vakit geldiğinde demiryoluna gerekli saldırıyı yapacaklardı. Nihayetinde Osmanlı askerleri ve sivillerle dolu bir tren Arabistan çölünde bir köprünün üzerinden geçerken pusuda bekleyen Lawrence, yanında topladığı isyancılara 'Saldırın' emrini verdi.1917'de yapılan saldırıda Hicaz Demir Yolu'ndan hareket eden tren, havaya uçuruldu. Bir anda raydan çıkarak havaya uçan tren, çöle doğru yan yatarak kendisini durdurdu. Planlandığı gibi, bu patlamadan sonra Osmanlı'nın demir yoluyla ulaşım sağladığı bölgelerle bağlantısı kopmuş oldu.
İsyancı Şerif Hüseyin'in yaptığı anlaşma ile vadedilen bağımsız bir Arap devleti kurulmasının yanı sıra bu saldırı bugün Suudi Arabistan tarafından bağımsızlığın kazanılması olarak kabul ediliyor. Suikastla devrilen ve Türk askerlerinin şehit edildiği o tren, hâlâ aynı yerde duruyor. Bu suikastın detayları daha sonra filmlere de konu oldu. Ayrıca' Battlefield 1' oyununda da trenin adı ise 'Canavar' olarak geçiyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hallo 🙋🏼♀️