29 Haziran 2024 Cumartesi

parthenogenesis (Bakir Dogum)

Komodo ejderinden "bakir doğum" 

 

Bilim insanları, iki Komodo ejderinin "parthenogenesis" adı verilen döllemesiz çoğalma yöntemiyle yumurtladıklarını belirterek, testlerin yumurtaların sperm tarafından döllenmeksizin geliştiğini kaydettiler.

Bilim dergisi Nature'de yer alan makaleye göre, kuluçka süresi yaklaşık 7 ila 9 ay olan bu sürüngenlerden Mayıs'ta yumurtlayan Flora isimli olanı, şu ada 8 yumurtasının çatlamasını ve birkaç gün içinde anne olmayı bekliyor.

Flora'nın hiçbir erkekle teması olmadığını belirten bilim insanları, komodo ejderinin bu yılın başında 11 yumurta yumurtladığını, bunlardan üçünün öldüğünü ve genetik testlerde bu ölü yumurtaların kullanıldığını kaydettiler.

Bilim insanları, bu durumun döllemesiz çoğalma yönteminin doğada bilindiğinden daha da yaygın olabileceğini gösterdiğine işaret ediyorlar. 

⚠️ Partenogenez: Döllenmemiş yumurtadan mitoz bölünmeler ile canlı gelişimine partenogenez denir. Arı, karınca, su piresi ve bazı kertenkele gibi canlılarda görülür.

⚠️ Avustralya'da bir doğurganlık uzmanı, Avustralyalı kadınların 20 yıl içinde erkeksizçocuk doğurmalarının mümkün olabileceğini söyledi. Dr. David Molloy, Çinli bilim insanlarının iki anneyle, baba olmadan yavru fareler üretmesini yorumladı.

⚠️Erkeksiz doğum artık mümkün! Kadının kemik iliğinden sperm üretildi. Ama bu yöntemle doğan tüm çocuklar kız olacak.

İngiliz bilim adamları kadının kemik iliğinde bulunan bir kök hücreden sperm yaratmayı başardı. Lezbiyen çiftler ya da babasız doğum yapmak isteyen kadınlar, biyolojik olarak kendi çocuklarını dünyaya getirebilecek.New Scientist bilim dergisi:

Profesör Kerim Nayernia kontrolündeki ekibin yöntemine göre, kadının kemik iliğinden kök hücreler alınıyor, daha sonra bu kök hücreler kimyasal madde ve vitaminler bir karışıma konularak dişi sperm hücreleri haline getiriliyor. Bu sperm hücreleri ise tüp bebek tedavi tekniğiyle yumurtayı döllemeye yarıyor. Geçen yıl bu konuyla ilgili ilk bilimsel veriler elde edilmiş ve kemik iliğinden alınan kök hücrelerle olgunlaşmamış sperm üretilmişti. Ancak, bu hücrelerde sadece erkekte bulunan ‘Y’ kromozomu olmadığından kadınlar, sadece kız çocuk sahibi olabilecek. 

⚠️ bir japon ekibi, bir çift anne genini ortadan kaldırarak, partenogenez yoluyla, baba tarafından damgalanma eksikliğinden görünüşte etkilenmeyen, yaşayabilir bir bebek fare yaratmayı başardı.)

ilk olarak bir yumurta ancak hücresel bir kalsiyum artışı algıladığında bölünmeye başlayacaktır. bu normalde döllenme sırasında bir spermin yumurta hücresine girişinin bir sonucu olarak ortaya çıkar. ancak yumurtada kendiliğinden bir kalsiyum sıçraması meydana gelirse, döllenmiş bir yumurta gibi tepki vermeye başlayacaktır.

yani dna'sı olmayan kusurlu bir sperm, sahte bir kalsiyum artışı üretebilir. laboratuvar koşullarında bilim insanları, döllenmemiş yumurtalara basitçe kalsiyum enjekte ederek döllenme sonrası süreci başlatmışlar. bu sahte döllenme meydana geldiğinde, yumurta, sperm dna'sına yer açmak için genetik materyalinin yarısını kaybettiği mayoz ii olarak bilinen hücre bölünmesine girer ve tamamlar. 

⚠️ Milimetrenin 5'te biri kadar küçük bir akar (mite) türünün, seks yapmadan binlerce yıl boyunca neslini devam ettirdiği ortaya çıktı. Bilim insanları bu tür hayvanların çiftleşmeden nasıl varolabildiğini de açıklığa kavuşturdu. 


Kutsal aile  ikonu.jpg
Kutsal aile ikonu / Görsel: Wataninet

Beni İsrail (İsrailoğulları) kavminin zalim hükümdarı ve Roma'nın valisi konumundaki Herod (İncil'de Hirodes diye geçer), Musevilerin kutsal kitabı Tevrat'ta işaret edilen Beklenen Mesih (Kurtarıcı Mehdi) hakkında bir rüya görmüş.

Menkıbe veya efsaneye göre; hükmettiği Yehuda ve Samira, kısa adıyla Yahudiye (İsrail işgali altındaki Filistin toprakları, özellikle kuzeydeki el Celil ve güneydeki Batı Şeria bölgeleri) topraklarında yaşayanlar arasından bir aile, Beklenen Mesih'i doğurmuş.

PROF. DR. ALİ ERBAŞ / İLAHİYAT PROFESORÜ

"Hazreti İsa'nın doğum tarihi MÖ 6 – MS 4 yılları arasındaki dilimdedir ancak Hazreti İsa'nın doğumgünü olarak 25 Aralık ya da 6 Ocak tarihlerini vermek çok güç hatta imkansız çünkü dini kaynaklar ve tarih kitaplarına göre Hazreti İsa'nın doğduğu mevsimin kış olması imkansız, Luka incilinde Hazreti İsa'nın doğduğu mevsimde kırlarda koyun otlatıldığından bahsediliyor ancak o dönemde bölgede kış mevsiminin çok sert geçtiği ve çobanların kırlarda koyun otlatmasının imkansız olacağı görüşü göz ardı edilemez bir gerçek.  

TURGAY ÜÇAL / PRESBİTERYEN KİLİSELERİ RUHANİ KURUL BAŞKANI

Biz İsa'nın ne 25 Aralık'ta ne de 6 Ocak'ta doğduğuna inanıyoruz bu tarihsel ve dinsel kaynaklara göne imkansız çünkü İsa kış mevsiminde doğmamıştır. Ancak Roma İmparatorluğundan kalma bir gelenek olan 25 Aralık'ta yapılan kutlamalarda biz İsa'nın doğum gününü değil bize vaat edilen bu muhteşem doğum gerçekleşti diye tanrıya ham dediyoruz ve bunu kutluyoruz.



 

Ccvvbbnn

Güneş gülü🪸Verem Hastaligi

 Verem; akciğerlere odaklanan, tüberküloz adlı bakteri tarafından oluşturulan, uzun süreli bir hastalıktır.

Tennessee Üniversitesi’nden biyomedikal mühendis Mingjun Zhang jele benzeyen tutkalı inceleyerek açık yaralarda kullanılabilceğini kanıtladı. Jele, yapışkan olması nedeniyle hücreler kolayca tutunabiliyor. Ayrıca üzerine sağlıklı hücreler enjekte edilerek yaraların tedavisinde kullanılmasını hedefleniyor.

Öksürüğü kesici etkisi ile başta boğmaca gibi öksürüklü hastalıklar olmak üzere astım ve bronşitte de faydalı. Farenjit ve larenjitte faydalı. Verem hastalığına karşı etkili özelliği vardır.


🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸


Güneş gülü
Latince İsmi : Drosera Rotundifolia
Tüylü ve uzun yaprakları olan, beyaz çiçekler açan, böcek yiyen bir bitkidir. Yaprakları 10-12 santim uzunluğunda üzeri tüylerle kaplı ve alt yüzeyi küçük ve de beyaz tüylüdür. Güneş gülü protein sindiren bir özelliğe sahiptir. 

Faydası 
Vereme karşı etkilidir. Spazm çözücüdür. Öksürüğü kesici etkisiyle başta boğmaca gibi öksürüklü hastalıklar olmak üzere astım ve bronşitte de faydalıdır. Farenjit ve larenjite karşı kullanılır. 

Kullanımı 
Güneş gülünün yaprakları, çiçeği ve sürgünleri kullanılır. Bitkinin toprak üstü kısımları kurutulduktan sonra suda kaynatılarak içilebilir. Ayrıca yaprak ve çiçeği çekilip toz haline getirilerek de kullanılabilir.

🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸🪸

Vereme güneş gülü 

Güneş gülü otunun yaprakları, çiçeği ve sürgünleri kullanılır. Bitkinin toprak üstü kısımları kurutulduktan sonra suda kaynatılarak içilebilir. Spazm çözücüdür. Astım ve bronşitte de faydalı olan güneş gülü otu, vereme karşı etkilidir.

Kramplara güvercin ağacı
Güvercin ağacının kabukları ve yaprakları kurutularak çayı hazırlanabilir. Tentür ve fitil olarak da kullanılabilir. Kabız yapıcı etkisi ile ishali kesmekte faydalıdır. Kanamaları durdurmaya yardımcı olur. Deri hastalıklarında ve kramplarda faydalıdır.

Göz nezlesine iyi gelir
GÖZ otunun çiçekleri kurutularak kullanılır. Çiçekleri kaynatılıp elde edilen su ile gözler banyo yaptırılırsa göz nezlesi gibi şikayetlere karşı faydalı olur. Göz kanlanması, göz nezlesi ve göz iltihaplarına iyi gelir. Mide ve bağırsak bozukluklarına karşı da faydalıdır.

Öksürüğe ciğer otu
CİĞER otunun yaprakları ve çiçekli dalları kurutulduktan sonra çay olarak içilebileceği gibi haricen basur ve meme çatlakları ile hafif yanıklarda kullanılabilir. Göğsü yumuşatıcı ve öksürüğü azaltıcı etkileri ile akciğer hastalıklarında faydalıdır. Mikrop öldürücü ve idrar söktürücüdür.

Banotu sakinleştirir
Banotunun yaprakları, tohumları ve kökü kullanılır. Kanı temizleyici, sakinleştirici, kramp çözücü etkilere sahiptir. Uykusuzluk ve ishali giderir. Nefes darlığını önleyici etkisi ile astımlılara faydalıdır. Özellikle çocuklarda görülen gece altını ıslatma sorununu önlemeye yardımcı olur.

Öğrenme güçlüğüne ıspanak
ISPANAK vücudun dayanıklılığını arttırır ve kuvvet verir. Yorgunluğu giderir. Zihni kuvvetlendirir. Yaşlılığa bağlı öğrenme güçlüklerini giderir. Kansızlığa iyi gelmesinin yanında kanser, kalp ve damar hastalıkları ile soğuk algınlığı, ağız, boğaz ve göğüs hastalıklarına karşı da etkilidir.

Tansiyona yaban havucu
YABAN havucu bol miktarda potasyum, kalsiyum ve magnezyum mineralleri ile uçucu yağ içerir. Basur şikayetlerini azaltır. Yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olur. Uykusuzluk, romatizma ve yüksek ateş şikayetlerinde faydalıdır.

Cilde limon kabuğu
C Vitamini deposu olan limonun çiçeklerinden, kabuklarından ve yapraklarından da faydalanılır. Limon suyu ile gargara yapılırsa ağız ve boğaz iltihaplarına iyi gelir. Kabuklarıyla birlikte banyo suyuna sıkılıp bu su ile banyo yapılırsa kan dolaşımını hızlandırır ve cildi canlandırır. 

Vereme güneş gülü
Güneş gülü otunun yaprakları, çiçeği ve sürgünleri kullanılır. Bitkinin toprak üstü kısımları kurutulduktan sonra suda kaynatılarak içilebilir. Öksürüğü kesici etkisi ile başta boğmaca gibi öksürüklü hastalıklar olmak üzere astım ve bronşitte de faydalıdır. Vereme karşı etkilidir. 

Basura güvercin yaprağı
Güvercin ağacının kabukları ve yaprakları kurutularak çayı hazırlanabilir. Ayrıca, doğal ilaç yapımında da kullanılır. Kullanımı genellikle haricendir. Yaralanmalarda ve basurda kanamayı durdurucu etkiler gösterir. Pişiğe iyi gelir. 

Gözün ilacı bu bitkide
Göz otunun çiçekleri kurutularak kullanılır. Çiçekleri kaynatılıp elde edilen su ile gözler banyo yaptırılırsa göz nezlesi ve iltihaplanması gibi şikayetlere karşı faydalı olur. Göz kanlanması, göz nezlesi ve göz iltihabına iyi gelir. 

Öksürüğe ciğer otu
Ciğer otunun yaprakları ve çiçekli dalları kurutulduktan sonra suda kaynatılmak suretiyle kullanılır. Göğsü yumuşatıcı ve öksürüğü azaltıcı etkileri ile akciğer hastalıklarında faydalıdır. Mide hastalıklarında da faydalıdır. 

Banotu nefesi açar
Banotunun yaprakları, tohumları ve kökü kullanılır. Kanı temizleyici, sakinleştirici, kramp çözücü etkilere sahiptir. Nefes darlığını önleyici etkisi ile astımlılara faydalıdır. Zehirlenmeye yol açabileceği için uzman gözetiminde kullanılmalıdır. 

Muşmula taşları döker
Muşmula meyvesi C vitamini ile karoten ve çeşitli mineraller içerir. Bağırsakların ve böbreklerin düzenli çalışmasını sağlar. Böbrek ve mesanedeki kum ve taşları dökmeye yardımcı olur. Bağırsak iltihabına karşı faydalıdır. İshal ve dizanteriyi giderir. Sinirleri güçlendirir. 

Kalp için misk çiçeği
Misk çiçeğinin toprak üstü kısımları kaynamış suda demlenerek kullanılır. Sinirleri yatıştırır ve vücudu rahatlatır. İdrar söktürücüdür. Kalbe kuvvet verir. Kalp krizi ve felce karşı faydalıdır. Cilt bozuklukları ve egzamayı gidermeye yardımcı olur. Boğaz ağrısına faydalıdır. 

Kozmetik ilacı laden
Laden otunun yaprakları kaynatılmış suda demlenerek çayı yapılabilir. Alerjiye ve Cilt hastalıklarına karşı haricen de kullanılabilir. Bitki kozmetik ve parfümeri sanayinde ve sabun yapımında da kullanılır. Kabız edici etkileri vardır. Balgam söktürücüdür. Öksürüğe ve solunum yolu şikayetlerine iyi gelir. 


XXXXXXXX


Dünyanın en nadir bitkisi ?

Attenborough sürahi bitkisi (Nepenthes Attenboroughi)

Filipinler'in Palawan bölgesindeki bir dağın tepesinde yetişen bu etobur bitkiden bugün sadece birkaç yüz tane kaldığı sanılıyor.


XXXXXXXX




 

28 Haziran 2024 Cuma

İğde meyvesi ve tozu: 20’den fazla hastalığa şifa

 

İğde meyvesi ve tozu hastalıklara bire bir 

Meyvesi, çekirdeği, çayı ile başlı başına şifa kaynağı: İğde
Anadolu’da alternatif tıp alanında kullanılan iğde meyvesi ve iğde tozu 20’den fazla hastalığa iyi geliyor. Genellikle kayısı dükkânlarında ve aktarlarda satılan iğde meyvesini diğer meyvelerden ayıran özelliğinin ise vitamininin çekirdeğinde bulunması olduğu bildiriliyor. Çekirdeğiyle öğütülüp toz haline getirilen bu meyvenin birçok hastalığa bire bir olduğu biliniyor. 

Kayısı ve aktar esnafları iğde meyvesinden yapılan iğde tozunun 20’den fazla hastalığa iyi geldiğini belirtiyor. Aktar Mehmet Şerif Artun, başta kemik erimesi olmak üzere birçok hastalığa iyi geldiğine ilişkin, “İğde meyvesi ve tozu çekirdekle tüketildiği zaman kemik gelişiminde, yaşlılarda kemik erimesini durdurmada çok etkili. Vitamini çekirdekte olan bu ürünün düzenli kullanımda yüzde 80, yüzde 90 oranında tedavi edici özelliği vardır” dedi.

 “20’DEN FAZLA HASTALIĞA ŞİFA”

Kayısı esnafı Davut Orhan, iğde meyvesinin birçok hastalığa iyi geldiğini söyleyerek,

 “İğdeye talepler son zamanlarda daha yüksek. Hekimler, doktorlar tarafında da bayağı tavsiye ediliyor. Günümüz şartlarında 20’den fazla hastalığa şifa olduğu söyleniyor. Sağlığa çok iyi gelen meyvelerden biri iğdedir. Şöyle diyeyim hem araştırıyoruz hem de müşterilerimizin söylediği bilgilere göre genelde böbrek hastası, kalp hastası, şeker hastası, kemik ağrılarına yani ayaklarında, kemiklerinde ağrı olanlar, birden çok hastalık türüyle ilgili sorunları olan hastalarımız hepsi gelip alıyor. Çok faydalı olduğunu kendileri de söylediği için birçok bilgimiz oluyor”

 sözlerine yer verdi. 

“ÖZELLİKLE KADINLARIN İĞDE TÜKETMESİ GEREKİYOR”

Kayısı esnafı Mehmet Ekin, iğde meyvesinin ve tozunun kadınların tüketmesi gerektiğini belirterek,

“Kırk beş yıldır bu mesleği yapıyorum. İğdenin kemik erimesine çok faydası var. İğdeyi yoğurda katıp yiyebilirsiniz, isterseniz süte de katıp içebilirsiniz. Mide ülserine iyi geliyor. İğde meyvesi kendisiyle beraber çekirdeği, kabuğu dâhil beraber çekilerek iğde tozu haline geliyor. İğde tozunu yoğurda ve süte katıp yediğiniz gibi balla da yenilebilir. Özellikle kadınların iğde tüketmesi gerekiyor. Çünkü kadınlar doğum yaptığı için kemik erimesi onlarda daha fazla oluyor. Yaşlılarda, 65 yaşın üstündeki insanlarda kemik erimesi görüldüğü için iğde tozu tavsiye ediliyor”

 ifadelerine yer verdi. 

“VİTAMİNİ ÇEKİRDEKTE OLAN BİR ÜRÜN”

İğde meyvesinin, tozunun faydasına ve tüketim sürecine değinen aktar esnafı Mehmet Şerif Artun,

“İğde meyvesi genellikle kemik erimesi, kemik gelişimi çocuklarda ve yaşlılarda kemik erimesini önlemek amacıyla kullanılıyor. Bunun dışında soğuk algınlığı, bağırsakların düzgün çalışması, kalp damar hastalığı açısından kullanılan, yoğun talep gören bir üründür. İğdeyi çekirdeğiyle birlikte öğütülerek tüketmek gerekiyor. İğde meyvesi ve tozu çekirdekle tüketildiği zaman kemik gelişimi, yaşlılarda kemik erimesini durdurmada çok etkili. Düzenli kullanımda yüzde 80, yüzde 90 bu ürün etkilidir. Az ve sürekli kullanımda tedavi edici özelliği vardır”

 şeklinde konuştu.

“YOĞURTLA TÜKETİLMELİ”

Aktar esnafı Artun, iğde tozunun yoğurtla tüketilmesi gerektiğini söyleyerek,

“İğde tozu bir tatlı kaşığı yoğurda katıp yeniliyor. Çekirdekler de küçük olduğu için tüketilmesi o kadar zor değil. Bazen müşteri talep ediyor, biz de tatlanması açısından keçiboynuzu tozu katarak satıyoruz. Şu anda fiyatı 180 TL’dir. Çekirdeği ile çekilmiş iğde tozunun kilosunu 180 TL’ye satıyoruz. İğde tozu olması için kendimiz çekmiyoruz. Ancak kendimiz çektiğimiz zaman çekirdekleri diri kalıyor. Bu yüzden Aydın Nazilli tarafından bu ürünü tedarik ediyoruz. İnsanlar kolay yiyebilsin diye yoğurtla tüketilmeli. Çünkü ağızda topaklanma yapıyor. Yoğurt bu olayı ortadan kaldırıyor. Çocuklarda tüketiminde yoğurtla daha çok tercih ediliyor. Küçük çocuklarda kemik gelişimi için yüzde yüz etkilidir. Şu an en çok sattığım ürün iğde tozu oldu. Özellikle anneler çocukları için alıyor”

diye konuştu.

“AÇ KARNINA TÜKETİLEBİLİR”

Son olarak iğde meyvesi alırken dikkatli olunması gerektiğini belirten kayısı esnafı Bekir Tatar, “15 yıldır bu işin içindeyim. Genelde iğde olarak biliniyor ama ithal olarak gelen ilaçlıdır. ⚠️Mümkünse yerli iğde alsınlar.‼️ Bazı iğdeler ufak ya da kötü diye almamazlık yapmayın. Çünkü ideal olan ilaçsız yerlisi olandır. Dışarıdan gelen ithal ürün ilaçlı olduğu için pek de tavsiye etmiyorum. Bunu genelde öğütüp aç karnına tüketilebilir. Mideye ve bağırsaklara faydalı. Yaşlı kesim daha çok iğde alıyor.

🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾🌾 

Şifa kaynağı iğde 

İğdenin meyvesi olduğu kadar tozu, çayı da tam bir şifa kaynağıdır. Bir çok hastalığı da iyi gelmektedir. 

Meyvesi, çekirdeği, çayı ile başlı başına şifa kaynağı: İğde

Develili araştırmacı yazar Nezir Ötegen'in de sosyal medyasında paylaştığı iğdenin faydaları saymakla bitmiyor. Bir çok hastalığın tedavisine iyi gelen iğde, çocukların kemik ve kilo sorunlarına da yardımcı olmaktadır.

Güne bir avuç iğde ile başlayalım mı?
İğdenin eti et,  derisi ise deri ve çekirdeğiyse kemik, üretir.
İğde, böbrekleri ısıtır ve hemoroidi tedavi eder.
Kollar ve bacakları güçlendirir.
İğde, akciğerin enfeksiyonu kurutup, sulanmasını tedavi eder.
Vücudun C vitaminin eksikliğini ortadan kaldırır.
İdrar damlatmasını tedavi eder.
İğde, kemik kırıkları ve çatlakları tedavi için, eşsiz bir ilaçtır.
İğde çekirdeğin tozu, kıkırdak üretir ve süt ile karışımı ise eklem tamiri ve sırt ağrı tedavi eder.
İğde, çok güçlü bir antioksidan etkisi vardır ve K vitamini ile midenin ve bağırsakların enfeksiyonu, yarayı ve ödeme karşı mücadele eder.
İğde, karaciğer sirozu olan insanlar için etkilidir.
İğde tozu, pıhtılaşan beyaz kan hücrelerinin miktarını azaltır ve kalp hastalığın riskini düşürür.
İğde tozu, şeker diyetinin neden olduğu yüksek tansiyonu azaltır. İğde tozu yüksek tansiyonu olan insanlar için etkilidir.
Yüksek miktarda lif nedeniyle, vücutta doygunluk hissine vererek iştahı azaltır ve zayıflamaya neden olabilir.
Lif bakımından zengin ve bir kalsiyum kaynağı olduğu için, yaşlılar ve emziren anneler için tavsiye edilir, çünkü kemik erimesine önler ve sindirim sistemini güçlendirir. 
Kavurulmuş iğde tozu, arpa unu ve arpa kepeğı ile bal ve süt karışımı, çocukların kemik ve et gelişimini ve zayıf olanlara ise kilo almaları için eşsiz bir besindir.İğde migren baş ağrılarını tedavi eder ve Alzheimer'ı önler.

Bir bardak süt içine bir çorba kaşığı iğde tozu dökün ve bir çorba kaşığı balla karıştırın. Her gün bir porsiyonu bir öğün ya da ara öğün olarak yiyin.
Bu basit iksiri 14 gün boyunca yeme mucizesini görün, 70 veya 72 gün almanız kemik erimesi ve Alzheimer'ı tedavi etmek için mükemmel bir takviyedir.

Kabızlık yaşayan bireyler tek başına iğde kabizliği artrırabılır ancak bir kaşık buğday yada arpa kepeğıyle 5 dakika haşlaması bu sorunu düzeltir. İğde ağacı içerisinde olağan üstü kapasite de azot depolamaktadır. Bu nedenle ağacın sadece oksijen üretmesi değil azot depolayarak havayı dengelemesi de faydaları arasında yer almaktadır.

 İğde, zeytin familyasından sayılan bir meyve türüdür