Kur'an, Yasin Suresi'nin ilk ayetinde, hikmetlerle, mucizelerle dolu olduğunu, bizzat kendisi bildirmektedir. Daha önceki yazımızda, bu tür iki ayetten bahsetmiştik. Bunlardan birinin (Yasin 36),
Paul Dirack adındaki bir bilim adamına Nobel Ödülü kazandıran bilgiler içerdiğini diğerinin ise (Yasin 38), güneş sistemimiz hakkındaki bilgileri tamamen değiştirdiğini bildirmiştik. Bugün Kur'an'daki başka bir mucize ayete değineceğiz.
Zariyat Suresi'nin 47. ayetinde, kainat hakkında verilen bilgi, müspet bilim tarafından da bulunduğunda, 20. asrın en büyük keşfi olarak vasıflandırılmıştır. Halen dünyanın yaşayan en ünlü astro-fizikçilerinden Stephan Hawking, gençliğinden beri amansız bir hastalığın pençesinde kıvranmaktadır. Yürüyemiyor, konuşamıyor, tekerlekli sandalyeye mahkûmdur. Ancak pırıl pırıl bir beyne sahiptir. Bilgilerini çevresine bilgisayar aracılığı ile nakledebilmektedir.
Hawking'in kainat hakkında yazdığı eserlerden en ünlüsü "Zamanın Kısa Tarihi" ismini taşımaktadır. Bu eser, kainatın anayasası niteliğinde olup, bir çok dile çevrilmiştir. Bu kitabın bir bölümünün başlığı "Kainatın genişlemesi" dir. Hawking bu bölümde şöyle demektedir: "Kainatın genişlediğinin keşfi, 20. asrın en önemli buluşudur. Bu gerçeğin ortaya çıkarılması gecikmiştir. Neden bu zamana kadar gelip geçen bunca bilim adamı, böyle bir olayı hiç akıllarına getirmemişlerdir, şaşarım."
Gerçekten de kainatın gittikçe genişlediği, büyüdüğü ancak 1930'larda Edwin Hubble adında Amerikalı bir bilim adamı tarafından ortaya çıkarılmıştır. Bu buluş, o zamana kadar kainat hakkındaki tüm bilgileri, inanışları ve buna bağlı ideolojik akımları kökten değiştirmiştir. Halbuki o zamana kadar hiçbir bilim adamının aklına getirmediği bir gerçek,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Hallo 🙋🏼♀️