28 Haziran 2023 Çarşamba

~ UNUTULMUS RUHLAR ~

 بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم

               Kalp, beyin ve bağırsak sağlığı =  Ruh =Kalb =düsünce+Renkler=kötü veya iyi niyet 

                                         ~ UNUTULMUS RUHLAR ~


"Biz sadece bu insanların hayatlarını iyileştirmiyoruz, aynı zamanda onları geri dönebileceklerini düşünmediğimiz bir yerden geri getiriyoruz."

⚠️bağışıklık sisteminiz iyi çalışmadığında bir mikrop vücudunuzu işgal eder ve sizi hasta eder.

Sürekli hastalanmak, sık sık çıkan uçuklar, kilo kaybı, halsizlik ve yorgunluk gibi durumlar bağışıklık sisteminin zayıflığına işaret eder. Vücudun enfeksiyonlara karşı direncini azaltır. Üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riskini artırır. Kanser ve ülserin görülme sıklığında artışa neden olur. Baş, omuz ve sırt ağrılarına neden olabilir. Kalp krizi riskini artırır. Kronik yorgunluk sendromuna neden olabilir. Metabolizmayı bozarak yaşlanma sürecini hızlandırabilir. Kısacası ölümcül hastalıklar sizi bağışıklık sisteminiz çöktüğü anda yakalar.

Bağışıklık sisteminin zayıf olması ve hijyen kurallarının göz ardı edilmesi, virüsler ve birçok patojen mikroorganizmanın solunum yolu ile sindirim sisteminin bütünlüğünü bozmasına, deriden ve idrar yolundan vücuda girip kan dolaşımı ve sinir sistemi üzerinden beyin dokusuna yerleşmesine neden olmaktadır. Güçsüz bir bağışıklık sistemi varsa virüs ve patojenler beyin dokusunda hızlıca çoğalarak beyin hücrelerini tahrip etmekte ve buna bağlı bazı hastalıklar gelişebilmektedir.

 Ensefalit =Beyin iltihabı virüsler ve viral enfeksiyonlara bağlı olarak gelişmektedir. 


Yaygın Viral Nedenler

  • Herpes Simpleks Virüsü(HSV1, HSV2): Hem ağzınızın çevresinde meydana gelen uçuklar, ateş kabarcıkları hem de genital herpes beyin iltihabına sebebiyet verebilir. Viral ensefalitin en yaygınıdır.
  • Diğer Herpes Virüsleri: Epstein-Barr virüsü, Suçiçeği-zoster virüsü oldukça yaygındır.
  • Enterovirüsler: Grip benzeri semptomlar, göz iltihabı, karın ağrısı belirtileriyle varlığını ortaya koyarlar. 
  • Sivrisinek Kaynaklı Virüsler: Bu virüse maruz kaldıktan birkaç gün ya da birkaç hafta sonra enfeksiyon belirtileri ortaya çıkabilir.
  • Kene Kaynaklı Virüsler: Enfekte bir kenenin ısırmasından yaklaşık bir hafta sonra semptomlar gün yüzüne çıkar.
  • Kuduz Virüsü
  • Çocukluk Çağı Enfeksiyonları: Kızamık, kabakulak, kızamıkçık gibi çocukluk dönemi hastalıkları, ikincil ensefalite sebebiyet verebilir. Fakat aşılama beraberinde bu virüslere bağlı ensefalitler çok nadir hale gelmiştir.
  • Nadir de olsa, bakteriyel, fungal, parazitik veya riketsiyal enfeksiyonlar ya da kanser ve kullanılan bazı ilaçlar da beyin iltihabına sebep olabilir.

KRONİK YORGUNLUK NEDEN OLUR?

Kronik yorgunluğun pek çok sebebi olabilir. Kansızlık, enfeksiyonlar, karaciğer, kalp ve böbrek yetmezlikleri, vitamin ve mineral eksiklikleri, metabolik bozukluklar (hipoglisemi), hormonal problemler (hipotiroidi, böbrek üstü bezi yetmezliği), kanser gibi ciddi sağlık sorunlarında yorgunluk bazen ilk işarettir. 

BEYİN YORGUNLUĞUNUN NEDENLERİ

– Uzun süreli stres,

– Yoğun çalışma temposu,

– Metropol şehirlerde sıkça karşılaşılan havasız, küçük ve dar ofisler,

– Elektronik cihazlardan yayılan elektromanyetik dalgaları,

– Cep telefonu sinyalleri, TV ve Radyo dalgaları, telsiz dalgaları, yüksek gerilim hatları, baz istasyonları gibi elektromanyetik kirlilik,

– Alkol alışkanlığı, uykusuzluk, depresyon ve anksiyete sorunları,

– Hastalık sebebiyle kullanılan bazı ilaçlar, (kanser, epilepsi ve depresyon ilaçları gibi)

– Vitamin eksikliği, (B12, folik asit, demir eksikliği ve troid hormonlarının yetersizliği), beyin yorgunluğuna ve durgunluğuna neden olabilir.

B,C ve E vitamini alın.

Sevdiğiniz kişiler ve işlerle vakit geçirin.

    Beyne zarar veren riskler nelerdir?

  • Bozulan Kan Akımı
  • Erken Yaşlanma
  • Enflamasyon
  • Genetik yatkınlık
  • Kafa Travması
  • Toksinler
  • Ruhsal Sorunlar
  • Bağışıklık/Enfeksiyon Sorunları
  • Nörohormon Eksiklikleri
  • Diyabet Hastalığı
  • Uyku Sorunları


Toksinler vücudumuzda neler yapıyor?

Toksinlere maruz kaldığınızı vücudunuzun sıkıntıda olduğunu nasıl anlarsınız? Eğer şu şikayetlerden en az 4 tanesinden yakınıyorsanız:

  • Baş ağrıları
  • Karın çevresinde engelleyemediğiniz kilo artışı
  • Vücutta ödem ve şişkinlik
  • Aşırı tatlı yeme isteği ve sık acıkma atakları
  • Sıcağa tahammülsüzlük ve aşırı terleme
  • Uyku problemleri, gecenin bir yarısında uyanma ve uykuya dalamama
  • Sürekli duygu durumda değişiklik ve sinirlilik hali
  • Sebebi açıklanamayan bulantılar
  • Aşırı yorgun, halsiz hissetme
  • Soluk sivilceli bir cilt, gözaltı morlukları

Kısa Süreli Toksin Maruziyeti

Sadece kısa bir süre için bile toksinlere maruz kalmak olumsuz etkilere neden olabilir. Aslında, aşırı yorgunluk, karın ağrısı, ishal ve daha fazlası, toksinlere maruz kalma semptomlarının altına düşebilir. Diğer kısa vadeli etkiler şunları içerebilir:

  • Boğaz veya burunda tahriş
  • Cilt tahrişi
  • Gözde kaşıntı kızarıklık
  • Mide bulantısı ve kusma
  • Öksürme veya hapşırma
  • Baş ağrısı

B12 Vitamini Eksikliği Nedenleri Nelerdir? Kimler Risk Altındadır?

Beslenme programlarında hayvansal gıda olmayan kişilerde takviye alınmadığında B12 vitamini eksikliği oluşmaktadır. Beslenmeye bağlı olabildiği gibi bazı hastalıklar da B12 vitamini eksikliğine sebep olabilmektedir. B12 vitamini eksikliğine yol açan durumlar ve risk faktörleri aşağıdaki gibidir:

  • Yetersiz beslenme ile birlikte vegan ya da vejetaryen beslenme
  • Mide küçültme ameliyatı geçirmiş olmak (Ameliyat sonrasında vücudun yiyeceklerden B12 vitamini alma kapasitesinin düştüğü bilinmektedir.)
  • Hamilelik (Hamilelik nedeniyle oluşan kansızlık kaynaklı)
  • Çölyak Hastalığı
  • Crohn Hastalığı
  • Pernisiyöz Anemisi
  • Gastrit
  • İnce Bağırsak Problemleri
  • İnflamatuar Bağırsak Hastalığı
  • Yaşlılık (Mide asit üretiminin azalmaya başlamasına bağlı olarak)
  • Çeşitli mide ilaçlarının kullanımı
  • Alkolizm

B2 Vitamini Eksikliği


Antikor ve kırmızı kan hücre üretimi için de B2 vitamini alınmalıdır. Tiroid, baş ağrısı, katarakt, egzama, dermatit, romatoid artrit gibi birçok hastalığın önlenmesinde etkili bir vitamindir.

B2 Vitamini Eksikliğinde…

- Protein, yağ ve karbonhidrat emiliminde sorunlar oluşur.

- Sindirim problemleri yaşanabilir.

- Saç renginde matlık, ciltte kırışıklıklar oluşabilir.

- Ağız ve dilde yaralar oluşabilir.

- İştah kaybı görülebilir.

- Göz yorgunluğu, gözlerde kanlanma, görme bozuklukları gibi şikayetlere sebep olabilir.

- Katarakt riskini artırır.

- Mental depresyon ve unutkanlığa yol açabilir.



⚠️Psikolojik hastalıklar ve belirtileri bozukluğun türüne göre değişmekle birlikte bazı tipik belirtileri vardır. Psikolojik hastalıklar belirtileri şöyledir:

  • Kaygı
  • Depresif ruh hali
  • Uyku sorunları
  • İştahta değişiklik
  • Davranış değişikliği
  • Duygu durumda değişiklik
  • Cinsel dürtüde değişiklikler
  • Sanrılar, halüsinasyonlar ve gerçeği algılama bozukluğu
  • Alkol ve madde kullanımında bozukluklar
  • Sinirlilik
  • İsteksizlik
  • Sosyal hayattan geri çekilme veya izolasyon
  • Konsantrasyonda bozulma
  • İntihar veya kendine zarar verme düşüncesi

Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından yayınlanan Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı DSM V kullanılır. Yaklaşık 300 psikiyatrik bozukluk olduğu bilinir. Ancak çok sayıda bozukluk alt türleri mevcuttur. 

     Yaygın psikolojik hastalıklar şunlardır:

  • Anksiyete bozuklukları
  • Unipolar depresyon
  • Bipolar bozukluk
  • Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu
  • Uyku bozuklukları
  • Yeme bozuklukları
  • Obsesif kompulsif bozukluk (OKB)
  • Panik bozukluk
  • Travma sonrası stres bozukluğu
  • Şizofreni
  • Sosyal anksiyete bozukluğu (sosyal fobi)
  • Spesifik fobiler
  • Alkol madde kullanımı ile ilişkili bozukluklar gibi bozukluklar.

⚠️Güncel mental bozukluklardan bazıları şunlardır: 


⚠️Amerikan Psikiyatri Birliği’nin 4. Ruhsal Bozukluklar Tanı ve İstatistiksel El kitabına göre (DSM-IV); 2 ana duygudurum bozukluğu tanımlanmıştır.



O, her türlü mânevî hastalıklardan uzak, tertemiz ve bir kalple Rabbine yönelmişti.Sâffât,84.


⚠️ beslenme kusurundan en çok etkilenen organların başında kalp ve beyin geliyor. !!!!!!

Damarlara yerleşen ‘plaklar’, kalp krizi ya da felçlere yol açabiliyor! 


Plak oluşumunun aşamaları var. İlk aşamada damarın içini döşeyen tabaka bir şekilde yırtılıp hasar görüyor ve bu noktada meydana gelen yağlı bir çizgi plak oluşumunu başlatmaya yetiyor. 
Yağ birikimi yıllarca devam ediyor, plak yavaş yavaş büyüyor. Plaktaki yağ birikintisine zamanla pıhtılaşma artıkları, kolesterol, kalsiyum gibi ek yapılar çöküyor. 
Nihayetinde plak, damarı daraltıyor. Kan akışı engelleniyor ve o damarın beslediği doku yeteri kadar kan dolayısıyla besin maddesi ve oksijen alamaz hale geliyor.

Damarlara yerleşen, yerlerinden kopunca da kalp krizi ya da felçlere yol açabilen son derece tehlikeli bazı yapılanmalar var.        Bunlara “plak” adı veriliyor.
İçinde kalsiyumdan kan hücrelerine, proteinden kolesterole farklı pek çok unsur barındıran bu yapıların gelişimi aslında „damar sertliğinin yani aterosklerozun“ gelişimiyle aynı. 

       Kaç türlü plak var?
Plakların bazıları sert ve sabitken bazıları yumuşak ve kopmaya eğilimlidir. Sert ve sabit plaklara “kararlı”, yumuşak ve kopmaya müsait plaklara “kararsız” plaklar adı veriliyor. Bu yumuşak ve kararsız plaklara “hassas plaklar” denilmesi daha uygun. 

Çünkü çoğu kalp krizinin bu hassas plakların aniden yırtılıp kopması sonucu ortaya çıktığı artık çok iyi biliniyor. 
Yani bu tür plaklar gerçekten de hassas bir durum yaratıyor. 
Uzmanlara göre sert plakların kopma ve yırtılma olasılığı pek söz konusu değil. Buna karşılık yumuşak olan, sert plakların ucuna yerleşik duran, yağlı maddeyle dolu plaklar kolayca yırtılabiliyor. 
Kan, yırtılma anında bu yağlı maddeye temas ettiğinde kalp krizine neden olabilecek büyüklükte bir kan pıhtısı oluşturabiliyor. 
Dahası bu plaklar koptuktan sonra daha ilerideki bir başka küçük damarı tümüyle tıkayabiliyor. 

Kanın inceltilmesi amacıyla aspirin ve bazen de omega-3 desteğinden faydalanmak düşünülebiliyor. 


İNME (STROK) NEDİR?


Damar sertliği damarın tamamen tıkanmasına yol açmasada buradan
kopan bir parça daha uzaktaki bir damarı tıkayabilir (emboli)
veya daralmış damar tıkanarak (tromboz) kan akımının kesintiye uğratabilir.

İnme beyni besleyen damarlardan birinin tıkanması veya kanaması sonucu ortaya çıkan hastalık tablosudur. 
Her iki durumda da beynin kan akımı bozulmaktadır. Tıkanan veya kanayan damarın beslediği beyin bölgesine oksijen ve gerekli besin maddeleri ulaşamaz. Sonuçta beynin bu bölgesinin vücut üzerindeki kontrolü ortadan kalkar. 

ailede inme (strok) veya
kalp krizi (miyokart infarktı) hikayesi 

Beynin sol yarısı vücudun sağ tarafını, sağ yarısı ise vücudun sol tarafını kontrol eder. Konuşma merkezi insanların büyük bir kısmında beynin sol yarısında yerleşmiştir.


Büyük damar aterotrombotik tıkanma : Beyni besleyen büyük veya orta boy damarlardaki tıkanmadır. Bu tür tıkanma, karotis denilen beyne giden en büyük boyun damarlarında ateroskleroz denilen plağın büyümesi, damar duvarını daraltması, yerinden kopup beyne daha yakın veya beyin içerisindeki damarlarda bir tıkanma oluşturması gibi safhalardan oluşur. Hastaların yaklaşık %20'sinde bu neden bulunur.

Küçük damar laküner tıkanma :

Hastaların %40'ı bu gruptandır. Beyin içerisindeki küçük damarlardaki tıkanmayla oluşur.Beyinde önemli yapılar olan, bazal ganglionlar, internal kapsül ve beyin sapı gibi derin yapılarda küçük enfarkt alanları oluşturur. Enfarkt sonrası oluşan alana da "lakün" adı verilir.

Kardiyoembolik tıkanma:Serebrovasküler tıkanmalar içinde %20'lik bir orandan sorumlu olan patolojidir. Daha çok orta boy beyin damarlarını ve beynin arka kısmını besleyen vertebrobaziler sistem denilen orta boy damarları tıkar. Yarısından fazlası atrial fibrilasyon denilen bir kalp hastalığı sonrası oluşur.

Diğer sebeplere bağlı tıkanma : %20'lik kısmı oluşturur. Damar disseksiyonu, Fibromusküler displazi, Moya Moya gibi hastalıklar sayılabilir.

Kan akımı sinir hücreleri için gereken kritik seviye altına inince, zincirleme bir biyokimyasal süreç başlar ve belli bir bölgedeki hücre ölümüyle sonuçlanır.


       1-Ultrasonografik metodlar:

a- Doppler sonografi;
Doppler incelemesi atardamarlarda akımın yönü ve hızı konusunda bilgi verir. 

b- B mod inceleme;
Boyunda yer alan damarların (karotis ve vertabral)

c- Transkranyal Doppler;
Kafa içinde yer alan ve beyni besleyen damarların akım hızlarını ve akım yönleri

2- Bilgisayarlı beyin tomografisi (BT veya BBT)

3- Manyetik Rezonans İnceleme (MR veya MRI)

4- Anjiografi:
Damar içine kontrast madde

5- Elektroansefalografi:
Beynin elektriksel faaliyetinin yazdırılması esasına dayalı bir tetkikdir.

6- Kalp hastalıklarını araştırmaya yönelik tetkikler
EKG, kalp ultrasonografisi gibi


Nöroloji hangi hastalıklara bakar?

Nörolojinin baktığı hastalıklar şu şekilde sıralanabilir: 

  • Beyin damar hastalıkları
  • Epilepsi
  • Baş ağrısı
  • Bunama (demans)
  • Uyku bozuklukları
  • Demiyelinizan hastalıklar
  • Kas hastalıkları


Uzun dönemli yalnızlık birçok hastalığa kapı aralıyor

Prof. Çanlı, Chicago'dan meslektaşlarının uzun dönemli bir proje yürüttüğünü,  kendisinin de bu çalışmaya dahil olduğunu ve bulgularının Nature dergisinde yayınlandığını belirtiyor: 

⚠️Uzun dönemli sosyal izolasyon ve yalnızlık hissi içinde bulunan bireyler 10 yıl sonra daha çok sorunlarla karşılaşabilirler. Bunlar sadece depresyon gibi ruhsal değil aynı zamanda kanser, iltihaplı hastalıklar, kalp hastalıkları gibi fiziki sorunlar hatta bilişsel gerileme, hafıza sorunları, alzheimer gibi problemler olabilir. Yüksek derece yalnızlık hissedenlerde bu sorunlar yalnızlık hissetmeyenlere göre daha şiddetli ve yaygın olabilir.”

Takıntı hastalığı kimlerde görülmektedir?
Genellikle aşırı titiz, düzenli, mükemmeliyetçi, kontrolcü, kuralcı, gergin, içe kapanık ve sorumluluk duygusu fazla olan kişilerde daha fazla görüldüğü düşünülmektedir.
⚠️Klinik olarak en sık görülen obsesyonlar; tekrar edici davranışlar (örn. el yıkama, düzenlilik, kontrolcülük gibi) veya zihinsel aktiviteler (örn. sayı sayma, sessizce bir şeyler tekrarlama…)’dır. Kirlenme, mikrop kapma, simetri, düzen, sayı sayma, plaka-tabela okuma, din, cinsellik, kontrol ile ilgilidir. 

⚠️  Otoimmün hastalık neden olur? 

‌80'den fazla ‌otoimmün hastalık türü vardır.👩🏼🩺

enfeksiyonlar, kimyasal maddeler veya ‌solventlere maruz kalma gibi çevresel faktörlerin de etken olabileceğinden şüphelenmekteler. Yüksek yağ ve şeker oranına sahip ya da işlenmiş yiyeceklerle beslenmek bağışıklık tepkisine yol açarak iltihaplanmaya neden olabilir ve bazı ‌otoimmün hastalıkları tetikleyebilir. 

  Otoimmün hastalıklardan bazıları şunlardır:

Multi skleroz - MS (sinir sistemi)

Tip 1 Diabet (pankreas)

Ülseratif kolit, Crohn hastalığı ve çölyak hastalığı (kalın ve ince bağırsaklar)

Sedef (psöriasis), Pemfigus vulgaris ve Vitiligo (cilt)

Myastenia gravis( asetilkolin reseptörleri)

Graves hastalığı ve Hashimato troidi  (tiroit bezi)

Addison hastalığı (böbrek üstü bezleri)

Üveit ( göz)

Behçet hastalığı( kan damarları)

Romatoid artrit, Ankilozan spondilit (eklemler)

Sistemik Lupus Eritematozus - SLE (çok sayıda organa karşı reaksiyonlar)

Polimiyozit (kaslar)

Sjögren sendromu (dış salgı bezleri )

Skleroderma (cildin, damarların ve iç organların bağ dokusu)

Sistemik vaskülit (kan damarları)

Anti-fosfolipid antikor sendromu – APS (kan pıhtılaşma bozukluğu)


⚠️ {biyolojik terapi adıyla da bilinen immünoterapi hastalıkların vücudun bağışıklık sistemini harekete geçirerek veya baskılayarak tedavi edilmesi yöntemidir. }👩🏼🩺

⚠️

İnflamasyonun belirtileri


Yaraların veya hasarların iyileşme süreci inflamasyon (enflamasyon) oluşumu ile başlamaktadır. Bağışıklık sistemi hücrelerinin sağlıklı dokulara karşı antikor üretmesi sonucunda ortaya çıkan otoimmün hastalıklar artrit (eklem iltihabı) ve inflamatuar bağırsak rahatsızlığına neden olabilir.

akut ve kronik olmak üzere 2 farklı şekilde ortaya çıkabilir. ❗️Akut iflamasyonda belirtiler 2 haftadan az olarak hızlıca gelişir. ❗️Kronik inflamasyonda belirtiler 6 haftadan uzun olarak yavaşça gelişir. •İltihap; travmalar, zararlı kimyasallar ya da bulaşıcı hastalıklar sonucunda vücutta oluşan durumdur. Yaraların iyileşmesi ve enfeksiyon hastalıklarının kontrolü için çok önemlidir. 

Akut inflamasyonun beş belirtisi veya semptomu vardır: kızarıklık, ateş, şişme, ağrı ve vücudun etkilenen bölgesini hareket ettirmede zorluk çekme. Bir kısım inflamasyon minör olup, sadece küçük bir bölgeyi etkiler ve kendi başına iyileşirken, bir kısmı geniş bir alana yayılabilir, ağrılı olabilir ve tedavi gerektirebilir.👩🏼🩺


PSIKOZ VE OTOÎMMÜN Hastaliklar arasindaki baglanti olup olmadigi?


Karaciger

Beyin

Böbrekler 

Cilt

Eklemler 

Kan Hücreleri 

Kalp

Damar

Bagirsak 

Merkezi sinir sisteminde bazi bölgelerde otoimmün bir hastalik veya gizli kalmis bir enfeksiyon da psikolojik hastaliklar olusturabiliyor. 

              Anamnese

  • Yaş: Tanı alan hastalar genellikle 30 yaşından küçüktür. Ancak bazı kişilerde hastalık 50’li yaşlara kadar ortaya çıkmayabilir.
  • Aile öyküsü: Ebeveyn, kardeş, çocuk gibi birinci derece akrabalarında iltihabi bağırsak hastalığı bulunan kişilerde hastalık daha sık görülür.
  • Sigara: Sigara içmek, Crohn hastalığı gelişiminde en önemli kontrol edilebilir risk faktörüdür.
  • Non Steroidal Antiinflamatuar İlaçlar: İbuprofen, naproksen sodyum, diklofenak sodyum gibi etken maddeler içeren NSAİ grubu ilaçlar hem hastalık gelişimi hem de mevcut hastalığın ilerlemesi açısından risk oluşturur.

                            XXXXXX








xxxxxxxxx

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hallo 🙋🏼‍♀️